Hızır kötü geldi bu kez. Ama ben yine sabah seherinde çıkıp çayır çiğneyeceğim.. Hıdırellez dileğim, arifesinin yaşanmamış olması. Biliyorum hızır bile bu dileğimi yerine getiremez. Ama dileğim bu..
Kitaplarıyla, söylemiyle, yaşamıyla, ince mizahı ve çaktırmadan yaptığı hayat rehberliğiyle; bir çok fotoğrafçının meslek hayatında ciddi dokunuşları olan bir büyük ustaydı Sabit Kalfagil.. Başlangıcı fotoğrafla olan sohbetlerinde, başkaca birsürü mevzuya da git geller yaptırarak keskin söylemi, kıvrak zekası, yaşamın tamamını kavrayan bakışı açısı ve yaklaşımıyla; adeta hayat dersleri verirdi..
Kitap ve baskı meselesi açıldığında hep hayıflanır; gider kütüphanesinden, Kültür Bakanlığı tarafından baskısı yapılan Türkiye’nin Üzerindeki Işık kitabını getirir: -“Azizim şuna bak, kepazelik..” derdi.
Bir gün sohbet sırasında konu yine kitaba geldi. Ben de kitaptaki fotoğrafları yeniden tarayıp kitabın yeni bir mizanpajla yeniden basmayı önerdim. -“Yaparmısın gerçekten” dedi heyecanla..
Omurgasındaki dinmeyen sıkıntısına rağmen, oturduğu yerden beklemediğim bir çeviklikle fırlayıp; çalışma odasından içerisinde taranmış fotoğrafların bulunduğu CD’ler, notlar, yazılar ve kitaplarını oluşturacak makalelerinin bulunduğu; neredeyse bir düzine dosyayla geri döndü, yüzündeki mutlu ama aynı zamanda “yakaladım seni diyen” alaycı gülümsemesiyle: -“Al bunları ne yapıyorsan yap.. Kolay gelsin..” diye önüme koydu.
Önce Türkiye’nin Üzerindeki Işık’ı yaptım. Sürekli faydalandığım ve defalarca başvurduğum bir kitap olmasına rağmen, mizanpajı yenilerken tekrar, satır satır okuyarak çalıştığım ilk kitap mizanpajı tecrübemdir. 2008’den 2009’a süren kocaman derstir benim için. Tekrar tekrar en küçük detaylarına kadar mizanpajın defalarca üzerinden geçtik Hoca ile birlikte.. Her çalışma oturumunun sonunda tamam deyip tekrar tekrar, usanmaz detaycılığı, titizliği ve her zamanki şüpheciliği ile aylarca süren tashih seansları bitiminde; aldığımız provada bile tashih yapmayı başaracak kadar detaycı idi.
Fotoğrafların kaç kez baştan editlediğimi ve renk rötuşlarını yeniden yaptığımı hatırlamıyorum bile.. Her seferinde -“Monitörün kalibrasyonu tamam mı?” diye sorardı. Sonra 1000 Soru 1001 Cevap ve Fotoğrafta Ortak Akıl’ı yaptım. Çalıştığım üç kitabı da satır satır yapmış ve defalarca okumuş olmama rağmen, tekrar okurken hala satır aralarında yeni bilgiler keşfettiğim kitaplardır.
Eline sağlık Sevgili Mustafa… Hocamıza Allah rahmet eylesin. Sevenlerinin başı sağolsun.