Söylem
Yarım Kadın projesi, çalışan kadınları çocuk yetiştirme gibi kadınlık görevlerini yerine getiremedikleri için yarım ve eksik olarak nitelendiren ülkemizdeki siyasi söyleme dikkat çekmek istiyor.
Medeni kanunumuzda kadın erkek eşit olsa da kadının toplumsal ve siyasal kabulü olması gereken düzeye ne yazık ki gelebilmiş değil. Son yıllarda medyada öldürülen, tecavüze uğrayan, tacize uğrayan vb. kadınlarla ilgili haberler artık sıradanlaştı Kadının toplumdaki yerinin toplumsal ve siyasal diktesi de; günümüzün egemen siyasal yönünün bir uzantısıdır. Kadın hakları sorununu çözmek yerine, olanlar görmezden geliniyor ve eleştirenler ise sessizleştiriliyor.
Bir insan, bu toplumun bir üyesi ve bir sanatçı olarak bencil, cinsiyetçi ve ayrımcı bu egemen ideolojiye karşı çıkıyorum.
Ülkemde kadınların yıllardır yaşadığı kadın cinayetlerinin ve anarşinin çoğu bu bağnaz ve karanlık fikirden güç alıyor. Bilinçli bir şekilde bağnazlığa doğru sürüklenen ülkemizde ne yazık ki toplumsal ve özellikle siyasal korkular artık cesaretin önüne geçiyor. Bu karanlık dönemden kurtulmanın kadın ve sanatla mümkün olacağına inanıyorum.
Bu projede çektiğim fotoğraflar, Yarım Kadın bağlamından yola çıkarak bu bağnaz söyleme ve yarattığı anarşiye karşı çıkıyor. Kadını bir fenomen olarak algıladığımızın ötesinde; bütünlükleri, cesaretleri, duruşları ve savunuculukları ile evrendeki her durumda var olduklarını gösteriyorlar. Aslında sosyal eleştiri yapıyorlar.
Kadınsız normal bir iş hayatı, normal bir aile hayatı, normal bir dünya olamaz. Hiçbir kadın çalışmayı tercih ettiği için eksik ve yarım olarak tanımlanamaz. Aksine, varlıkları ve yaptıklarıyla kendinin ve ülkenin ekonomisine ve insanlığına sağladığı fayda nedeniyle daha güçlüdürler.
Yarım kadın koleksiyonunda, giyinmiş ve çıplak kadınları poz verirken gösteren fotoğraflardan kolajlar yaptım. Bunun nedeni, giyinik taraf çalışan kadını, çıplak taraf ise gerçeğin kendisini göstermesidir. Farklı açılardan önemsendiğini ve görmezden gelindiğini gösteriyorum. Bu kadınların da diğerleri gibi insan olduğunu ve kendileriyle ilgili kararları kendilerinin verebileceğini vurgulamak istiyorum.
Bu çalışma, kadın cinayetlerini ve kadına yönelik şiddeti görmezden gelen ve politikacılar tarafından korunan bu bağnaz siyasete karşı bir duruştur.
Aslında toplumsal eleştiridir!!!
* Projede modellerin kendi isimlerini değil takma isimler kullanıyorum. Her ne kadar bu hanımlar cesur ve korkusuz olsalar da gereksiz yaftalarla uğraşmalarını istemiyorum.
YarımKadın Projesinin hikayesini burada inceleyebilirsiniz..